MOBBİNG KAVRAMI HAKKINDA
Tanım:
Latince kökenli bir sözcük olan ?mobbing?; psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermek anlamlarına gelir. İlk olarak bu terim 1960?larda, Biyoloji uzmanı Kondrad Lorenz?in hayvanlar üzerindeki gözlemleri sonucu kullandığı söylenmektedir. İş hayatında ise mobbing kavramı ilk olarak 1980?lerde Heinz Leymann tarafından kullanılmış ve mobbing ?bir veya birkaç kişi tarafından diğer kişilere yönelik sistematik bir biçimde düşmanca ve ahlak dışı bir iletişim yöneltilmesi olarak ortaya çıkan bir psikolojik terör? olarak tanımlamıştır. (Prof Dr. Pınar Tınaz-Yrd. Doç. Dr. Fuat Bayram- Yrd. Doç. Dr. Hediye Ergin, Çalışma Psikolojisi ve Hukuki Boyutlarıyla İşyerinde Psikolojik Taciz (mobbing), 1. Bası, Beta Yayınları, İstanbul, 2008, s. 4)
İşyerinde mobbing kavramı genel olarak;
İşyerinde bir veya daha fazla çalışanın, işveren vekilinin ya da bizzat işverenin bir başka çalışana karşı kasıtlı ve sistematik olarak, düşmanca ve etik dışı davranmasını ve sonuçta bu davranışlara maruz kalan mağdurun kendini savunmasız ve yardıma muhtaç hissetmesini; kısaca acz içine düşürülmesini ifade etmektedir.
Sınıflandırma:
Heinz Leymann?ın yaptığı sınıflandırmaya göre mobbing 5 kategoride ele alınmış ve bunlara örnekler verilmiştir (A.g.e. s.55):
a. İletişime Yönelik Mobbing: Mobbing uygulayıcısı, mobbinge maruz kalanın kendini ifade etme olanağını sınırlar. Kişi konuşmaya başladığında devamlı sözü kesilir. Çalışma arkadaşları kişinin kendini ifade etme olanağını sınırlar. Kişi azarlanır, küçümsenir, yaptığı işler ve özel yaşantısı sürekli eleştirilir. Kişi sessiz veya tehdit edici telefonlar alır. Sözlü ve yazılı tehditlere maruz kalır. Uzaklaştırıcı bakışlar ve davranışlar yöneltilerek veya dolaylı imalarda bulunularak kurbanla temas reddedilir.
b. Sosyal İlişkilerde Mobbing: Kişiyle konuşulmaz. Kişiye herhangi bir söz yöneltilmez. Kişi çalışma arkadaşlarından uzakta bir ofiste çalışmak zorunda bırakılır. Çalışma arkadaşlarının kendisiyle konuşmaları yasaklanır. Kişinin bulunduğu ortamlarda sanki o yokmuş gibi davranılır.
c. Sosyal İmaja Yönelik Mobbing: Kişini Arkasından konuşulur. Kişi hakkında çeşitli dedikodular yayılır, gülünç duruma düşürülür. Kişinin akıl hastası olduğuna dair kuşku yaratılır, psikiyatri doktoruna gidip muayene olması için ikna edilmeye çalışılır. Fiziksel engelinden dolayı kendisi ile alay edilir, yürüyüş ve konuşma tarzı taklit edilir. Politik ve dini inançlarına saldırılır, özel yaşamıyla alay edilir, milliyeti ile alay edilir, onurunu zedeleyici işler yapmak zorunda bırakılır. Yaptığı iş yanlış ve yaralayıcı bir tarzda yargılanır. Aldığı kararlardan şüphe edilir, kişiye karşı küfür veya aşağılayıcı sözler sarf edilir, sözlü ve sözsüz cinsel talepler yöneltilir.
ç. Mesleki ve Özel Konumun Kalitesine Yönelik Mobbing: Kişiye iş verilmemeye başlanır. Kişinin işini yapamaması için her türlü çalışma faaliyeti engellenir. Kendisine anlamsız ve uzmanlık alanının çok altında ya da gücünün üstünde işler verilir. Kendisine aşağılayıcı işler verilir veya kişinin beceriksizliğini ortaya koymak amacıyla kendisine yeteneklerinin çok üstünde görevler verilir.
d. Sağlığa Yönelik Mobbing: Kişi sağlığına zararlı işlerde çalışmak zorunda bırakılır, fiziksel şiddetle tehdit edilir. Kişiye ders vermek amacıyla ufak şiddet hareketinde bulunulur, daha ağır fiziksel şiddete maruz kalmasına çalışılır. Kişiyi zarara sokmak amacıyla çeşitli girişiler yapılır, evine veya işyerine zarar verilir, kişiye cinsel tacizde bulunulur.
Mobbingin Etkileri:
Mobbing, işyerinde psikolojik taciz, bireyin saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlamakta ve daha sonra tacizcinin saldırgan eylemleriyle devam etmektedir. Bir sonraki aşamada da mağdur, sorunun kaynağı, problemli ya da akıl hastası olarak damgalanmaktadır. Zaman zaman saldırganlığa tacizcinin dışında yönetim veya iş arkadaşları da katılabilmektedir. Genellikle bireyin toplumsal itibarını düşürmeye yönelik saldırgan bir ortam oluşturulmakta ve sistematik olarak baskı yaratılıp işten ayrılması sağlanmaktadır.
Psikolojik tacizin birey üzerindeki duygusal ve fiziksel etkilerini; uykusuzluk, sinir bozukluğu, melankoli hali, yoğunlaşma bozukluğu, sosyal yalıtım, kendini küçümseme ve aşağılama, sosyal uyumsuzluk, çeşitli psikosomatik rahatsızlıklar, depresyon, umutsuzluk ve çaresizlik hissi, sinirlilik, öfke, huzursuzluk ve derin keder hâli olarak tanımlanmaktadır.
Mobbing insanın meslekî bütünlük ve benlik duygusunu zedeler, kişinin kendine yönelik kuşkusunu artırır, paronaya ve kafa karışıklığına neden olur, kurban kendine güven duygusunu yitirir, kendisini yalıtabilir, huzursuzluk, korku, utanç, öfke ve endişe duyguları yaşar. Mobbing, ağlama, uyku bozuklukları, depresyon, yüksek tansiyon, panik atak, kalp krizine kadar giden sağlık sorunları ve travma sonrası stres bozukluğu yaratabilir.
Mobbing mağdurunun yaşadığı sorunları aile ortamına yansıtması, aile içi huzursuzluk ve çatışmalara sebep olabilir. Hatta bu durum aile içi şiddet ve boşanmayla sonuçlanabilir.
Yapılan bir araştırmaya göre Mobbing mağdurunun sağlık giderleri, kazancın üzerinde bir rakama tekabül etmektedir.
Psikolojik tedavi, ilaç, doktor ve hastane masrafları yanında; iş veriminin azalması, hastalık izinlerinin artması gibi sonuçları sebebi ile Mobbing ekonomik bağlamda yüksek kayıplara sebep olmaktadır.
Mobbingin Unsurları:
Yukarıdaki sınıflandırmada sayılan mobbing örneklerinin ortak özelliği bir anda ortaya çıkma şeklinde değil uzun süreli ve sistematik davranışlardan, diğer bir anlatımla zamana yayılmış, sinsice planlanmış davranış ve sözlerden oluşmasıdır.
Çalışanlar üzerinde mobbing, ?sistematik baskı? ile ortaya çıkar. ?Sistematik? tespitinin yapılması için, uzmanlar ?en az altı aylık bir süre? öngörmektedirler. Anlık, stresten kaynaklanan sorunlar kastedilmemektedir. Gerçekten de, bir işyerinde çalışan kişilerin sinirlendiği, kavga ettiği, tartıştığı her olayı mobbing olarak nitelendirmek mümkün değildir. Yaşanan her çatışma ya da her anlaşmazlık psikolojik taciz olarak değerlendirilmemelidir. Bir olguya psikolojik taciz diye bakabilmek için davranışların ayda birkaç kez tekrarlanması, birbiri ardına birtakım evreler içinde geçmiş olması ve bunun tekrarlama sıklığı ve uzun süre devam etmesi ve davranış tarzlarının kişiye kötü muamele şeklinde olması gerekmektedir.
Mobbingin en belirgin özellikleri şunlardır:
– Kasten uygulanması,
– İş şartlarında esaslı şartların değişmesi,
– Çalışanı yıldırıp işten uzaklaştırma hedefinin güdülmesi
– Sistemli bir biçimde tekrar etmesi,
– Bir süreden beri devam ediyor olması,
– Zarar meydana gelmesi, (Mağdurunun psikolojik sağlığının bozulması, işini kaybetmesi vb.)
Yargıtay kararlarına konu emsal mobbing davalarında da, yukarıda sayılan özellikleri görmek mümkündür:
?İşyerinde psikolojik taciz (mobbing) çağdaş hukukun son zamanlarda mahkeme kararlarında ve öğretide dile getirdiği bir hukuki kurumdur. Örneğin Alman Federal İş Mahkemesi bir kararında işçilerin birbirine sistematik olarak düşmanlık beslemesi, kasden güçlük çıkarması, eziyet etmesi veya bu eylemlerin işçinin başta işveren olmak üzere amirleri tarafından gerçekleştirilmesi olarak tanımlanmıştır. (BAG, 15.01.1997, NZA. 1997) Görüleceği üzere işçi bir taraftan diğer işçiye, diğer taraftan işverene karşı korunmaktadır. İşçinin anlattığı mobbing teşkil eden olayların tutarlık teşkil etmesi, kuvvetli bir emarenin bulunması gerekmektedir. Kişilik hakları ve sağlığın ağır saldırıya uğraması mobbingin varlığını tartışmasız kabulünü doğurur.? (Y9HDEsas : 2008/3122Karar : 2008/4922Tarih : 14.03.2008)
***
??. Davaci vekili davali aleyhine dava acarak, Karadeniz Teknik Universitesi Jeoloji Muhendisligi?nden mezun olup 1999 yilinda TMMOB jeoloji muhendisleri odasinda calismaya baslayan davacinin sendikali olarak calisip isyerinde calistigi 7 yil boyunca gorevini basari ile yerine getirdigini, 2004 mart ayinda oda yonetiminin degismesiyle yeni yonetimde genel sekreter olarak gorev yapan ve davacinin amiri durumundaki B.M.D. ile davaci arasinda sebepsiz bir gerginlik yasanmaya baslandigini, gerek sozlu uygulama gerekse yazili islemlerle davaci uzerinde manevi baski uygulayip kisilik haklarina saldirdigini davaciya adeta duygusal tacizde bulundugunu, davacidan 1,5 yil boyunca 5 defa yazili savunma isteyip alinan savunmalarin ikisi sonucunda genel sekreter Bahattin Murat D.?nin de uyesi oldugu disiplin kurulu tarafindan 2.3.2005 tarihinde uyari, 23.11.2005 tarihinde de haksiz olarak kinama cezasi verildigini, yazili savunmalari ve ibraz ettikleri delillerde incelendiginde verilen ce zalarin haksiz oldugunu ayrica TİS?nin disiplin kurulu uygulamalarina iliskin ekinde de 1 yil icinde ayni disiplin sucundan üç kez kınama cezası almış olmanin isten cikarma nedeni olarak sayilmasi nedeniyle davacinin haksiz verilen cezalar nedeniyle isten cikarilma ihtimalinin mevcut oldugunu verilen cezalarin haksiz oldugunu belirtmistir.
….Yasanan olaylar, haksiz alinan savunmalar neticesinde verilen haksiz disiplin cezalari ile davacinin manevi olarak yipranip psikolojik sagliginin bozuldugunu, psikolojik rahatsizligindan dolayi 5 gun rapor alip ilac tedavisi uygulandigini, isverenin isciyi gozetme yukumlulugu isverenin iscinin kisiligine saygi gosterme ve iscinin kisiligini koruma borcunu da icerdigi halde davacinin nedensiz yere isini yapmamakla suclanmasi, yetersiz olarak degerlendirilip asagilanmasi, en basit olaylarda dahi yazili savunma istenerek taciz edilmesi isveren tarafindan sahsi nedenlerle birlikte calismak istemedigi isciye psikolojik olarak yipratip onu isten ayrilmaya zorlamasi is hayatinda yaygin uygulanan bir taktik oldugundan duygusal taciz (mobbing) nedeniyle de davacinin manevi yipranma icin fazlaya iliskin haklari sakli kalmak sartiyla 5.000 YTL manevi tazminatin da yasal faizi ile birlikte davalidan tahsilini talep etmistir.
….Davaci, kendisi ile ilgili problem cikmasini onlemek adina bir alt gorevde calismayi kabul ederek gorevini yerine getirirken, tanik beyanlarindan da anlasilacagi uzere isyerinde amirlerinin uzaktan, yuksek sesle bagirarak, is yapmasini soylemelerine, telefonla konusurken, konusmasina aldirilmadan emir ve gorev vermelerine, yuksek sesle bagrilarak “sen bu isi beceremiyorsun” gibi sozlu saldirilara, hakaretlere maruz kalmistir. Kisilik haklari cignenmis, calisma arkadaslari arasinda kucuk dusurulmustur. Bu davranislar mahkememizce isciyi yildirmaya, psikolojik baski uygulayip genellikle de isten ayrilmasini saglamaya yonelik davranislar olarak degerlendirilmistir. Yine tanik beyaniyla dogrulanan, davacinin mesai sonrasinda aglama krizine girmesi, psikolojik tedavi gormesi, rapor almasi da bu kanaati kuvvetlendirmektedir. (Mobbing) kavramı, işyerinde bireylere üstleri, esit düzeyde çalışanlar ya da astları tarafından sistematik biçimde uygulanan her tür kötü muamele, tehdit, şiddet, aşağılama vb., davranışları içermektedir?.? (Y9HDEsas : 2007/42976Karar : 2008/17137Tarih : 30.05.2008)
***
??.. Davacı işçi 2005 yılı Aralık ayında yıl sonu toplantısı nedeniyle şirket çalışanları ile birlikte Kıbrıs`a gittiklerinde genel müdürün kendisine cinsel ilişki teklifinde bulunduğunu, yine 26-29 aralık günlerinde Bolu Kartalkaya da yapılan şirketin satış toplantılarına son gün genel müdürün de katıldığını ve gala günü alkol aldığını, imzalaması gereken evrakları odasında imzalayacağını belirterek davacıyı odasına çıkmaya mecbur bıraktığını, odaya geldiklerinde ise iş konusunu konuşmadığını ve davacıyı içki içmeye zorlayıp, öpmeye çalıştığını, ağlayarak odayı terk ettiğini, genel müdürün istediklerini elde edemeyince kötü davranmaya ve küçük düşürmeye başladığını, hakkı olmadığı halde yıl sonu performans notunu düşük vererek istifaya zorladığını, olayları işyerine aksettirince ücretsiz izine ayırdıklarını ve geçici olarak pazarlama departmanında işe başlattıklarını, farklı departmanlarda çalışmasının kendisini rahatlatacağını düşündüğünü ama öyle olmadığını, olayın duyulması üzerine dedikoduların yayıldığını, bakışlar kendisine yönelecek diye yemekhaneye dahi inemediğini, yaşananlara ve baskılara dayanamayarak sinir krizi geçirdiğini ve depresyon teşhisi konulduğunu, çalışamayacağını anlayınca akdi haklı nedenle kendisinin feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve yıllık izin alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
? Taciz olayının etki ve sonuçları temadi etmekte olup davacının olayların vahameti neticesin de psikolojik bunalıma girmesi, daha evvel performansına ilişkin olumsuz bir değerlendirme bulunmamasına rağmen bu olaylardan sonra performans notunun düşürülmesi, 21.7.2006 tarihinde işyerine ihtarname çekerek işverenden amiri hakkında soruşturma başlatılarak gerekli tedbirlerin alınmasını istemesi ve akabinde 1.8.2006 tarihinde de iş akdini bu olaylar nedeniyle feshetmesi nedeniyle temadi eden ve sonuçları itibariyle bir nevi mobbinge dönüşen eylemler karşısında 6 günlük hak düşürücü sürenin geçtiğinden de bahsedilemez. Akdin davacı kadın işçi tarafından feshi haklı olup kıdem tazminatının hüküm altına alınması gerekirken hatalı değerlendirme ve gerekçe ile reddi bozmayı gerektirmiştir. ? (Y9HD 04.11.2010 E.2008/37500 – K.2010/31544)
Sonuç :
Mobbing genellikle işverenlerin, bir takım haklarını ödemeden çıkarmak istediği çalışana sistematik olarak uyguladığı bir psikolojik biçimidir. Mobbing?e maruz kalan kişiler genellikle sadece iş yaşamında değil, özel hayatlarında da işyerinde gerçekleşen manevi baskı ortamından etkilenmekte ve psikolojik zarar görmektedirler. Bu bakımdan mobbing her şeyden önce insan onuruna karşı yapılan ve insan haklarını hedef alan negatif davranış biçimi olarak değerlendirilmelidir. Psikolojik baskı ve taciz olarak görülen davranışların mobbing olarak kabul edilebilmesi için, belirli bir süre ve sistematik olarak sergilenmesi ve sonucunda mağdurun psikolojisinin zarar görmesi gerekmektedir.
Av.Zekeriya YILMAZ